hizmet tespit davası kazanan varmı
Yöntem 1: Oyun üreticisinin yetkili internet sayfasından son güncelleştirmeleri aldığınızdan emin olunuz. Mağazadan güncelleştirmeleri kontrol ediniz. Yöntem 2: Problem sadece bir oyunda meydana geliyorsa bu oyunun uyumsuzluğundan veya kurulum dosyalarında oluşan bir hata olabilir. Bu sebeple oyunu kaldırıp tekrar yüklemeyi
Son olarak yapılan güncel yönetmelik değişikliğiyle birlikte polisin hizmet bölgesi sistemi tamamen değişti. Güncel yönetmeliğe göre polisler artık 1. Hizmet bölgesinde 1. Grup ve 2. Grup illerinde, 2. hizmet bölgesinde de yine aynı şekilde 1. Grup ve 2. Grup illerinde zorunlu olarak görev yapacaklar. Polisler toplamda 2
Zilyetlik, aslen, devren veya tesisen kazanılabilir. 1. Aslen Kazanma. Bir asli zilyedin bu konudaki iradesi olmadan zilyetliğin iktisap edilmesi zilyetliğin aslen kazanılmasıdır. Eğer bir şey üzerinde mülkiyet hakkı da yoksa, zilyetlik ile beraber mülkiyet de iktisap edilebilir.
6aralıkta istinafa giden ankara bama giden alacak davası işçi alacağı dosyam bulunmaktadır 3 aydır öninceleme için atama bekliyor daha ne kadar bekl - Sayfa 72
İşçinin 2003-2004 yılları arasındaki çalışması ve ödenmiş olan primleri sahte hizmet nedeniyle iptal edildi ve SGK, işçiye verilen emeklilik aylıklarının iadesi için de 2013 yılında ilamsız icra takibi başlattı. Takibe itiraz edildi. İşçi müvekkil Y şirketi aleyhine hizmet tespit davası açtı.
nama kelas ipa 2 yang keren bahasa inggris. Hizmet Tespit Davası Ne Zaman Açılır Hizmet tespiti davası da mahkemenin yoğunluğu ve diğer durumlara göre değişkenlik gösterse de ortalama olarak 1-2 yıl sürmektedir. Hizmet tespit davası için neler gerekli? Kimler hizmet tespit davası açabilir? Hizmet Tespit Davası Nerede Açılır? Hizmet tespiti nasıl kanıtlanır? Hizmet tespit davası vekalet ücreti ne kadar? Hizmet tespit davası ne zaman açılır? Hizmet Tespit Davası Açabilmek İçin Gereken Şartlar Nelerdir? Hizmet tespit davası zamanaşımı süresi içinde açıldığı takdirde mahkemeye; Hizmet Tespit Davası Nasıl İş Hukuku Hizmetlerimiz1 İlgili Hizmet tespit davası için neler gerekli? Hizmet tespit davasıyla, işçi taraf mahkemeden, davacı işçi ile işveren arasında, belirli bir ücret karşılığı olarak bir iş ilişkisinin mevcut olduğunun tespiti talep edilir. Kimler hizmet tespit davası açabilir? Hizmet tespit davasını kişinin bizzat kendisi veya kişi ölmüşse hak sahipleri açabilir. Sigortalının kendisinin açması durumunda hizmet tespitine konu işyerinde hizmetlerinin geçtiği yılın sonundan başlayarak 5 yıl içerisinde mahkemeye başvurabilir. Hizmet Tespit Davası Nerede Açılır? İşçinin çalıştığı iş yerinin bulunduğu yer iş mahkemesi, Davalının, dava açıldığı tarihteki işyerinin bulunduğu yer iş mahkemesi, Davalı kişiler çoksa da her birisinin yerleşim yeri iş mahkemesi hizmet tespit davasının açılacağı mahkemelerdir. Hizmet tespiti nasıl kanıtlanır? Hizmet tespiti davalarında yazılı delillere öncelik tanınmalıdır. Yazılı delilerin aksinin de yazılı delil ile kanıtlanması gerekir. Ancak tespiti istenilen kimi durumlarda; iş yeri ve çalışma olgusuna yönelik resmi ve yazılı kanıt bulunması mümkün olmadığında, tanık beyanlarına değer vermek gerekir. Hizmet Tespit Davası Kazanılırsa Ne Olur? Hizmet tespit davası kişinin lehine sonuçlanırsa işçinin talep ettiği yıllar içerisindeki sigorta primleri işveren tarafından ödenir. Sadece sigorta primleri değil, bu dönemde işleyen yasal faiz de işçiye ödenir. Hizmet tespit davası vekalet ücreti ne kadar? Hizmet tespiti davasında Sosyal Güvenlik Kurumu lehine veya aleyhine vekalet ücretine hükmedilmemektedir. Hizmet tespit davası ne zaman açılır? İşçi kural olarak sigortasız çalışarak geçirdiği sürenin son yılından itibaren başlamak üzere 5 yıl içerisinde hizmet tespiti davasını açmak hakkına sahiptir. Bu süre hak düşürücü niteliktedir. Sürenin sona ermesi ile birlikte talebinizi mahkemede ileri sürseniz dahi dava reddedilir. Hizmet Tespit Davası Açabilmek İçin Gereken Şartlar Nelerdir? İşverenin işçiyi çalıştırmış olduğu işyerini kanuni yükümlülükleri sağlayan iş yerlerinden olması gerekir. İşçinin, yapmış olduğu bir hizmetin olmalı ve hizmet ilişkisi de işverene ait olan işyerinde gerçekleşmesi gerekir. Durumun SGK tarafından daha öncesinde tespit edilmemiş olması gerekir. İşçi davayı 5 yıllık süresi içerisinde açmalıdır. 5 yıllık süre hizmetlerin geçtiği yılın sonunda başlar. Hizmet tespit davalarında mahkemeye durumun kanıtlanması için bazı unsurların delil olarak sunulması gerekmektedir. Hizmet tespit davası zamanaşımı süresi içinde açıldığı takdirde mahkemeye; SGK iş yeri dosyası, Bilirkişi raporu, İşyeri sicil dosyası, Vergi kayıtları, Apartman, site vb. yönetim defter kayıtları, Tanıklar, Bordro vb., Unsurlar delil olarak sunulabilmektedir. Hizmetin tespit edilmesinin ardından işçinin geriye dönük sigortası düzeltilir. Hizmet Tespit Davası Nasıl Açılır Hizmet Tespit Davası kısaca tanımlayacak olursak İş veren tarafından işçinin Sigorta bildirimi ve kaydı yapılmadan çalıştırılması neticesinde işçinin sigortasız çalıştığı bu sürelerini sigortalı hale getirebilmek için açtıkları davadır. Davaya bakmakla Görevli İş Mahkemeleridir. İş Mahkemesi bulunmayan yerlerde Asliye Hukuk Mahkemeleri görevlidir. İş Hukuku Hizmetlerimiz İşe İade Davası, Kıdem Tazminatı Alacağı Davası, Fazla Mesai Alacağı Davası, Hizmet Tespit Davası, İş Kazası, Kötüniyet Tazminatı Davası, İşçi-İşveren Uyuşmazlıkları, Toplu İş Sözleşmeleri, İş Hukuku Şirket Danışmanlığı, İş Sözleşmesi Hazırlanması, İş Sağlığı ve Güvenliği, Haklı Fesih, Hizmet Tespit Davası Ne Zaman Açılır Hizmet tespit davası kazanan varmı, Hizmet tespiti davası tanıkla ispat, Hizmet tespit davası ücreti 2021, Hizmet tespit davası açmadan alacak davası, Hizmet tespit davası örnek karar, Eksik prim hizmet tespit davası, Hizmet tespit davası zamanaşımı, Hizmet tespit davası hak DÜŞÜRÜCÜ süre, Kamulaştırma, Mahkeme Kararı, Sgk Yersiz Ödeme Cezai Şart İptali, Sigorta Hukuku, Tapu Kaydının Düzeltilmesi, Vergi Hukuku, Yurt Dışı Diploma Denklik, Yurt Dışı Fazla Mesai, Yurt Dışı Hafta Tatil Ücreti Alacağı, Yurt Dışı İhbar Tazminatı, Yurt Dışı İş Kazası, Yurt Dışı İşe İade Davası, Yurt Dışı Kıdem Tazminatı, Yurt Dışı Maaş Alacağı, Yurt Dışı Ücret Alacağı, Yurt Dışı Yıllık İzin Alacağı, Yurtdışı İşçilik Alacakları,
Yazar Kategori İş HukukuHizmet Tespit Davası Hizmet Tespit Davası ve Hizmet Tespit Davası Hakkında Sorulan Sorular Hizmet Tespit Davası Nedir? İşverenin sigorta bildirimini yapmadığı ve sigortalarını yatırmadığı işçinin bu durumu öğrenmesi itibariyle 5 yıl süre içerisinde sigortasız çalıştığı süreyi sigortalı çalışmış hale getirmek için açtığı davaya hizmet tespit davası denir… İş Mahkemesi Hizmet Tespit Menfi Davası Yazar UYAR KABA Kategori İş Hukukuİş Mahkemesi Hizmet Tespit Davası İş Mahkemesi Hizmet Tespit Davası, İş Mahkemesi Menfi Tespit Davası, İş Mahkemesi Delil Tespiti Yaşantıda kıtı kıtına, günü gününe geçinen sigortalıları uzak yerlere gidip hak arama güçlüğüne düşürmemektir. Ayrıca, işçinin işini yaptığı işyerinin yer aldığı yer mahkemesi de doğandavalarda yetki sahibi mahkemedir. Hizmet… Hizmet Tespit Davası Nedir Yazar UYAR KABA Kategori İlkay Hukuk, İş HukukuHizmet Tespit Davası Nedir Yargıtay Kararları Hizmet tespit, yanında çalıştırılan işçinin Sosyal güvenlik kanununa göre, en az asgari ücret ödemesi, ve ödediği maaş nedeniyle sigortaya giriş yapılarak primlerinin yatırılması gerekmektedir. Ne var ki zaman zaman çeşitli sebepler nedeniylesigorta bildirimi yapılmaması gereği işçi kayıt dışı görünmek zorunda… Mirasçıların Hizmet Tespit Davası Yazar UYAR KABA Kategori İlkay Hukuk, İş Hukuku, İş Hukuku Avukat DanışmaMirasçıların Hizmet Tespit Davası Vefat eden İşçinin mirasçıları tarafından , işverene karşı yanında sigortalı olarak çalışmasını ve Sigorta başlangıç tarihinin tespiti, hizmetlerinin diğer hizmetleri ile birleştirilmesi talep ederek Mirasçıların Hizmet Tespit Davası Açabilirler. Hizmet Tespit davası nasıl açılır hakkında Hizmet Tespit Davası Mirasçıların… Hizmet Tespit Davası Nasıl Açılır? Yazar UYAR KABA Kategori İş HukukuHizmet Tespit Davası Nasıl Açılır? Hizmet Tespit Davası ve Bilinmesi Gereken Bütün Hususları Hizmet Tespit Davası Nedir? Türkiye Cumhuriyeti kapsamında değerlendirmeye alarak birkaç cümle ile davayı tanımlamadan şunu söylemek gerekirse ülkemizde ne yazık ki işverenler İş ve Sosyal Güvenlik hukukunun ön gördüğü kurallara uymadan hareket etmektedirler. Bunlardan bir…
- 1009 Güncelleme - 1334 ABONE OL "Hak verilmez alınır" diyerek sizi yıllardır sigortasız çalıştıran işverene karşı idari yoldan yapabileceklerinizi yapmışsınız, sırada yargı yolu var. İki dava açın Hizmet tespit davası ve alacak davası Sayın Tezel, size yolladığım mektubun üzerinden 2 yıl 1 ay geçti, haliyle epeyce gelişmeler yaşandı. 2012 yılının şubat ayı başında işyerimize gelen SGK denetmenleri, benim SGK'sız yani kayıtdışıçalıştığımı belirleyip tutanak tuttular ve o gün itibarıyla da resen işyerimde kayıt altına alındım. Bu tarihten 2013 Ağustos'una kadar da çalışmaya devam ettim. Yaklaşık bir ay kadar önce bir sabah işyerine geldiğimde patron beni odasına çağırdı ve bir buçuk yıl önceki SGK denetiminin nihai raporu ile cezalarını önüme koyarak benim onu nasıl sırtından bıçakladığımı ve ona ihanet ettiğimi, artı 70 küsur bin liralık bir cezaya neden olduğumu söyledi. Bunun üzerine de kovulduğumu sanıp yerimden kalktım ve çıkmaya hazırlanırken patron, "Dur nereye gidiyorsun, sen benim için çok önemlisin. Bunu unutacağız, kimseye söylemeyeceğiz, cezayı da bir iş yapar öderiz" falan diyerek beni işime geri gönderdi. Ancak günlerimin çok sayılı olduğunu hissedebiliyordum. Nitekim ertesi hafta yapacağımız bir işten kesildim, bunun üzerine ben de 15 gün yıllık izne ayrıldım. İzinden döndüğümün ertesi günü 3 Eylül 2013 patron yine beni odasına çağırıp yollarımızın ayrıldığını bildirdi ve cuma günü 6 Eylül 2013 ayrı bir yerde bulunan muhasebeye giderek hesabımın kesileceğini söyledi. Eşyamı toplayıp ayrıldım. Cuma günü muhasebeye gittim hesabım kesilmedi, ne ağustos maaşım, ne ihbar tazminatım, ne de kıdem tazminatım henüz ödenmedi. SGK'ya ihbarda bulunduğum için "Bunu bize yapan adam nasılsa kayıtdışı çalıştığı dönemler için de hizmet tespit vs. davaları açar" savıyla hareket eden işveren, yaklaşık iki buçuk haftadır beni süründürüyor. Telefonlarıma cevap vermiyor veya bir şekilde bahanelerle ne istediğimi soran mali müşavir ve şirket avukatına geçmişteki kayıtdışı çalıştığım günler için yaklaşık 1300 gün bana ödeme yapılmasını, ayrıca kıdem ve ihbar tazminatım ile maaşımın ödenmesini talep ettiğimi bildirdim, aksi takdirde hizmet tespit ve haksız fesih davaları açacağımı bildirdim. İşe iade açılmıyor, zira az çalışan var. Şimdi ben bu işyerinde bilfiil çalışmaya 1 Ekim 2007 tarihinde başladım, ancak SGK kaydım yapılmadı. Ertesi sene Temmuz 2008'de bir yurtdışı seyahat olasılığı nedeniyle işe girişim yapılmış, 24 gün primim ödenmiş, 1 Ağustos 2008 tarihinde işten çıkışım yapılmış. Yukarıda belirttiğim SGK denetimi neticesinde SGK denetmenleri nihai raporlarında resen işe girişimin yapıldığı tarihten bir sene geriye giderek lehime artı bir yıl maaş tavanımdan hizmet takdir etmişler. Ben işverenimden maaş, ihbar ve kıdem tazminatlarımın yanı sıra sulh yoluyla işe başlangıçtan günümüze dek olan süreler için bir ödeme talep ediyorum zira 1990 ile 2002 yılları arasında yurtdışında çalıştım ve o günlerimden bir kısmını saydırarak emekli olabilirim, dolayısıyla bu ödemeyi o şekilde kullanabilirim ve bunlar yapılırsa dava açmayacağımı kendilerine söylüyorum, ancak bugüne dek hiçbir şekilde buna yanaşmıyorlar ve "Aç davanı, uzayabildiği kadar uzasın" diyorlar. Bu şartlar altında ne önerirsiniz, hangi yolu izleyeyim? Erdal Bodur-Bostancı/İstanbulSayın okurum, Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği'ne göre SGK denetim elemanları yerel fiili denetimle en fazla geriye doğru bir yıllık hizmet verebilirler. İşyeri kayıt ve belgeleriyle ise ne kadar sigortasız çalıştırılmışsanız o kadar hizmet verebilirler. Sanırım işvereniniz SGK denetim elemanlarına işyeri kayıt ve belgelerini sunmadı veya sunduysa bile denetmen kayden bir şey VEREMEDİĞİ HİZMETİ DAVA EDİNŞimdi SGK'nın denetim elemanlarının veremediği ve işvereniniz ile avukatlarının tahmin ettiği hizmet tespit davasını iş mahkemesinde açın ve takip edin. Ayrıca aslında size ödemek zorunda oldukları kıdem tazminatı, kullanılmayan yıllık izin parası, ihbar tazminatlarını alabilmek için yine iş mahkemesinde alacak davası açmanız gerekiyor. Unutmayın yasal hakkınızı size vermeyenlere karşı sadece yasal yollardan mücadele edebilirsiniz ve ne yazık ki bu konularda devlet çalışanın değil işverenin yanında. Sadece hakkını alabilmek için zorlu mücadelelere girebilen çalışanlar haklarını sonuna kadar alabiliyorlar. Bu arada hemen noterden sizi oyalayan işverene ihtarname göndermeyi unutmayın.
YARGITAY KARARLARI / Av. Ali Yüksel - Av. Cihan AVCIYargıtay 9. Hukuk Dairesi, 2007/ 35299 E. ve 2009/ 1731 K. sayılı tarihli ilamında aynı zamanda açılan hizmet tespit ve işçilik alacakları davasının bulunması halinde, işçilik alacağına ilişkin davanın, hizmet tespit talepli davayı beklemesi gerektiğine ilişkin bir karar vermiştir. Karar özellikle, iş akdinin sona ermesinden sonra işçilerce açılan hizmet tespit ve alacak davalarının görülmesi usulüne ilişkin önemli bilgiler içermektedir. Uygulamada çoğu zaman iş akdinin sona ermesinden sonra işçilerin işçilik alacaklarının yanı sıra, sigortasız geçen hizmetlerinin tespiti için hizmet tespit davası ikame ettiği görülmektedir. Hizmet tespit davaları hakimin kendiliğinden delil toplama ve re'sen araştırma ilkesinin geçerli olduğu kamusal yönü bulunan, davalılarının birisi mutlaka SGK olması gereken bir tespit davasıdır. Öte yandan işçilik alacakları davası, tarafların getirdiği deliller çerçevesinde yürütülen, hakimin re'sen araştırması prensibinin geçerli olmadığı, kamusal yönü olmayan, davalısı işveren veya işverenler olan davalardır. Bu itibarla her iki talebin aynı anda aynı dosya üzerinden ikamesi mümkün kılınmamıştır. İşte aynı anda açılması hukuken ve teknik olarak mümkün olmayan bu iki davanın birbirlerini hangi açılardan etkileyeceği ve safahatlarına ne şekilde müdahale edeceği hususu bu Yargıtay kararı ile duraksamaya yer bırakmayacak surette ortaya konu kararda davacı, kıdem, ihbar tazminatı, kötü niyet tazminatı, yıllık izin ücreti, giyim, yemek yardımı, bayram ikramiyesi alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Talep yerel mahkemece kısmen hüküm altına dosyayı temyizen incelemiş ve yerel mahkemenin kararını tamamen bozmuştur. Yargıtay 9. Hukuk Dairesi bahse konu kararında, davacı tarafından aynı davalılar aleyhine hizmet tespit davası açıldığının dosya içeriğinden anlaşıldığını, ancak yerel mahkemenin açılan bu hizmet tespiti davasını bekletici mesele yapmadığını tespit etmiştir. Bu kabulden bahisle Yargıtay 9. Hukuk Dairesi, hizmet tespit davası sonucu verilen kararın alacak davasını etkileyeceğini vurgulayarak, hizmet tespitine dair kararın kesinleşmesinin beklenmesi gerektiğine önem arz eden hususların başında hizmet tespit davalarının, işçilik alacağı davalarını ne şekilde etkileyeceğidir. Yukarıda da izah edildiği üzere hizmet tespit davaları sigorta kayıtlarında görünmeyen ancak fiilen, iş akdi ile, 5510 sayılı yasa kapsamında geçtiği iddia edilen çalışmaların tespitine ilişkindir. Dolayısıyla bu yapılacak bu hizmet tespiti bir diğer ifade ile kıdem tespiti olmaktadır. Şu halde işçi alacağı davasında hesaplanacak başta kıdem tazminatı, yıllık izin, fazla mesai, bayram tatili alacağı ve bilumum alacak kalemlerinin varlığı ve miktarı bu karardan etkilenecektir. Eğer işçinin sigorta kayıtlarındaki kıdemi 1 seneden az ise, ancak işçi o işyerinde 1 seneden çok çalıştığını iddia ediyorsa, kıdem tazminatına ve yıllık ücretli izne hak kazanabilmesi tamamen hizmet tespit davasının sonucuna bağlı olacaktır. Bununla birlikte hizmet tespit davalarında işçinin gerçek ücreti de tespit edilmektedir. İşçi gerçek ücretinin sigortaya bildirilenden çok olduğu iddiasında ise açtığı hizmet tespit davasında bu iddiasını da ispatlayabilmektedir. Bu hususta hiç şüphesiz işçilik alacaklarının tahsiline dair davaya esas teşkil edecektir. İşçinin gerçek kıdemi kurum kayıtlarında gösterilmemiş olup, kurum kayıtlarında görünen kıdemi 6 aydan az ise, bu işçinin açtığı işe iade davası da hizmet tespit davasını bekleyecektir.
Hizmet Tespiti Davası Sigortalılık Tespit Davası Zorunlu sigorta adından anlaşıldığı gibi özel sigorta türleri gibi isteğe bağlı değildir ve kanuni bir zorunluluktur. İşçinin fiilen çalışmaya başlaması ile sigorta yükümlülüğü doğar. İşçinin belirli hizmetlerden faydalanabilmesi sigortalı olmasına, hatta bir kısım hizmetlerden faydalanabilmesi ise “belirli bir süre sigortalı olma” şartına bağlıdır. Bu nedenle işçinin sigortası oldukça büyük bir öneme sahiptir. Zira sigortası yapılmadan çalıştırılan içinin sağlık, iş kazası, ölüm, yaşlılık, malullük sigortası gibi haklardan yararlanması mümkün olmayacaktır. Sigortasız Çalışan İşçinin Hakları Nelerdir? Sigortasız çalıştırılan işçi, sigortasız çalışmayı iş akdinin başında kendi iradesiyle kabul etmiş olsa dahi işçinin sigortasız çalıştırılması mümkün değildir. Zorunlu sigorta kanun tarafından emredici bir düzenleme olmakla, işçinin ve işverenin bunun aksine bir anlaşma yapması mümkün değildir. Dolayısı ile sigortasız çalışan işçi, İş Kanunu gereği haklı nedenle iş akdini feshetme imkanına sahiptir. Bu durumda işçi kıdem tazminatına hak kazanacaktır. Bununla birlikte, sigortasız çalıştırılan ya da ücreti sigortaya gerçek ücretinin altında bildirilen işçi, bu konuda bir hizmet tespiti davası açarak sigortasız çalıştığı dönemin tespitini talep edebilir. Ücreti Düşük Gösterilen İşçinin Hakları Nelerdir? İşçinin çalışmaya başlamasıyla birlikte sigortasının yapılması zorunludur. Ancak uygulamada birçok işçinin gerçek ücreti daha yüksek olmasına rağmen sigortası asgari ücretten ya da bunun bir miktar fazlası gösterilmektedir. Sigortası düşük ücretten yatırılan işçi her ne kadar emeklilik süresi açısından bir olumsuzluk yaşamasa da; sigorta primleri düşük bildirildiği için yaşlılık aylığı emekli maaşı, maluliyet ya da hastalık halinde ödenecek ücret, ölümü halinde mirasçılarına bağlanacak aylık ve işsiz kalması halinde alabileceği işsizlik maaşı olması gerekenden düşük olacaktır. Bu nedenle işçinin sigortasının gerçek maaşının altında ödenmesi halinde işçinin mağduriyeti doğacaktır. İşçinin sigorta bildiriminin gerçek ücreti üzerinden yapılmaması işçi açısından haklı fesih nedenidir. Bir üst paragrafta belirtildiği şekilde, işçinin gerçek ücretinin tespiti için ücretin tespiti davası açma hakkı vardır. Hizmet Tespiti Davası Nedir? Hizmet tespiti davası; sigortasız çalıştırılan işçinin veya sigorta bildirimi gerçek ücretinin altında yapılan işçinin sigorta kayıtlarını geriye dönük olarak düzelttirmek için açtığı dava türüdür. İşçinin hizmet tespiti davasını kazanması halinde geriye dönük olarak sigortası yapılır ve erken emekliliği, emeklilik maaşının daha fazla olması gibi somut faydalar elde edilir. İşçinin hizmet tespiti davasını kazanması halinde işverenin sigorta primlerini ödeyip ödememesinin bir önemi yoktur. Kararın kesinleşmesi ile birlikte işçinin sigorta kayıtları ilgili dönem için geriye dönük olarak düzeltilir ve işçi derhal sonuçlarından faydalanır. Dava konusu döneme ilişkin sigorta primlerinin Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından tahsil edilip edilmemesi kurum ile işveren arasında, işçiyi ilgilendirmeyen bir konudur. Sigorta Tespiti Davası Kime Karşı Açılır? Hizmet tespiti davası, kanuna göre işçinin sigortasını kuruma bildirmekle yükümlü olduğu halde sigorta bildirimini yapmayan ya da eksik yapan gerçek ya da tüzel kişi işverene karşı açılabilir. İşverenin birden fazla olduğu durumlarda ya da alt işveren asıl işveren ilişkisinin, taşeronluk ilişkisinin olduğu durumlarda somut olayın özelliklerine göre bir belirme yapmak gerekmektedir. Hizmet tespiti davaları niteliği itibariyle kamu düzenini ilgilendirmektedir. Zira davanın sonucuna göre devlet işçiye karşı birtakım yükümlülükler altına girmektedir. Bu nedenle Sosyal Güvenlik Kurumu da davalı yanında davada yer alır. Hizmet Tespiti Davasında Arabuluculuk İş Mahkemeleri Kanununda yapılan değişiklikle birlikte, 1 Ocak 2018 tarihinden itibaren işçi veya işveren alacağı ve tazminatı ile işe iade davalarında dava açmadan önce arabulucuya başvurmuş olma şartı getirilmiştir. Ancak sigorta tespit davaları arabuluculuğa uygun değildir. Dolayısı ile ihtiyari de olsa hizmet tespiti konusunda arabuluculuğa başvurulamaz. Hizmet Tespiti Davası Nerede Açılır? Hizmet tespiti davası, Hukuk Muhakemeleri Kanunu genel yetki kuralları gereği davalı işverenin ikametgâh yerinde veya işin fiilen görüldüğü yerde açılmalıdır. İş hukukunda yetki kamu düzeninden olup, bu yerler dışında bir mahkemede açılan davalarda resen yetkisizlik kararı verilir. Hizmet Tespiti Davasında Zamanaşımı – Hak Düşürücü Süre Hizmet tespiti davası beş yıllık hak düşürücü süre içinde açılmalıdır. Bu süre hizmetin geçtiği yılın sonundan itibaren başlar. Bu noktada hizmet tespiti davasından hak düşürücü sürenin başlangıcı işçilik alacaklarının tabi olduğu zamanaşımı başlangıcından farklılık arz etmektedir. Hak Düşürücü Sürenin İstisnası Hak düşürücü süre, bildirimsiz çalışmalar için öngörülmüş bir düzenlemedir. Ancak işverenin işe giriş belgesi, sigorta primi bildirgesi, dönem bordrosu gibi belgelerden birini Sosyal Güvenlik Kurumuna vermiş olması halinde beş yıllık hak düşürücü süre işlemez. Yargıtay 21. HD. tarih 2008/9842 E., 2009/7830 K. Hizmet Tespiti Davası Avukatı Hizmet tespiti davası, fiili çalışmanın ve ücretin tespiti konusunda zorluklar içermektedir. Bu nedenle davanın konunun uzmanı bir sigorta tespiti davası avukatı tarafından yürütülmesi, hak kayıplarının önüne geçilebilmesi açısından büyük önem arz etmektedir. Avukat Burak Eğri
hizmet tespit davası kazanan varmı